DEM Parti Fethiye'de kadınlarla buluştu

  • kadın
  • 19:01 26 Haziran 2025
  • |
img
MUĞLA - Fethiye'de Barış ve Demokratik Toplum İnşasında Kadın Buluşmaları kapsamında kadınlarla bir araya gelen DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, "Barışı devletin, erkelerin tekelinden çıkarabilecek asıl güç kadınların birbiriyle dayanışabilmesidir" dedi. 
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi, Barış ve Demokratik Toplum İnşasında Kadın Buluşmaları kapsamında Muğla'nın Fethiye ilçesinde Fethiye Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği ile bir araya geldi. Buluşmaya DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, DEM Parti Kadın Koordinasyon Üyesi Berna Çelik ve DEM Parti Muğla Kadın Meclisi üyelerinin yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. 
 
Buluşmada konuşan Halide Türkoğlu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı çağrının sadece bugünü değil geçmiş ve geleceği ilgilendiren bir çağrı olduğunu vurguladı. Mevcut sömürü ilişkileri ve ulus devlet aklının Ortadoğu'yu savaş alanı haline getirdiğini kaydeden Halide Türkoğlu, "Kadınlar savaşın en yakıcı halini yaşıyor. Ya doğrudan hedefi oluyoruz ya da dolaylı olarak emek, beden alanlarında sömürünün inşa edildiği mesele haline geliyoruz. Kadın mücadelesinin çok kimlikli hali ise demokrasinin sahici halini gösteriyor. Kadınlar bir yandan beden politikalarına karşı mücadele ederken, bir yandan da karar mekanizmalarında yer almak için mücadele veriyor. Sağlıktan eğitim alanına eşitlik ve inanç, kültür mücadelesi veriyor. Erkek egemen sistemin reddettiği birçok meselede kadınlar çoklu mücadele alanlarında buluşabiliyor. Bu nedenle barışın asıl öznesinin de kadınlar olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu sorunlar erkek egemen siyasete, akla bırakılmayacak kadar da önemli bir meseledir" dedi. 
 
'ÖZNE OLMALIYIZ'
 
Barışın sadece Kürt kadınlarını ilgilendiren bir mesele olmadığını kaydeden Halide Türkoğlu, çözümün de sorun kadar köklü bir mesele olduğunu ifade etti. Barış tartışmalarını daha da derinleştirerek, işin öznesi olmak gerektiğini söyleyen Halide Türkoğlu, "Barışı devlet ve erkeklerin tekelinden çıkartacak, toplumsal bir hale getirecek noktada biz neler yapabiliriz? Biz bu konuşmadığımız zaman toplum da susuyor. Toplumda var olan kaygılar, hem geçmişe hem sistemin kendisini konumlandırmasına dayalı. Ama geçmişten bugüne hep mücadele alanındayız" diye belirtti. 
 
KADIN DAYANIŞMASI 
 
Ulus devletin kendisini tekçilik üzerinden var etmesinin, ulusal kurtuluşun bir kadın kurtuluşu olmadığının göstergesi olduğunu belirten Halide Türkoğlu, "Geçmişte yaşadığımız tecrübelerle birlikte istediğimiz toplum ve sistemi oluşturabilecek demokratik bir değişime ihtiyacımız var. 21'inci yüzyıl bunu herkese dayatıyor. Egemenler kendi krizlerini aşabilmek için bir değişime ihtiyaç duyuyor. Bu bazen derin bir savaş hali oluyor. Ancak burada pasif olmaması gereken şey kadınlar, halklar, sosyalistlerdir. Devletlerin alacağı kararları zayıflatabilen olan bunların mücadelesidir. Bu kadar çetin bir savaşın, kutuplaşmanın olduğu bir coğrafyada, halkların farklılıklarıyla birlikte yaşamasını sağlayabilecek bir paradigmamız var. Asıl mesele 'Devlet ne yapacak' diye beklemekten ziyade paradigmanın mücadelesini vermektir. Gerçek bir demokrasinin yerleşebilmesini sağlayabilecek, barışı devletin, erkelerin tekelinden çıkarabilecek asıl güç kadınların birbiriyle dayanışabilmesidir" diye konuştu.
 
Ardından söz alan kadınlar, barışın toplumsallaşabilmesi üzerine fikir ve görüşlerini anlattı.