Siyasetçiye feshedilen örgüte üyelikten hapis cezası 2025-06-20 09:02:00   RIHA - Feshedilen PKK üyesi olmak iddiasıyla hakkında 7 yıl hapis cezası verilen DEM Parti Riha İl Eşbaşkanı Nihat Demirbilekli, "Barış olacaksa neden hala siyasetçiler cezalandırılıyor” diye sordu.    Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Riha İl Eşbaşkanı Nihat Demirbilekli'ye, 1 Haziran 2025 tarihinde 2011 ile 2024 yıllarında hakkında açılan ve birleştirilen iki davanın 10 Haziran'da görülen karar duruşmasında “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 7 yıl 2 ay hapis cezası verildi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı sonrası PKK, önce ateşkes ilan etti devamında ise gerçekleştirdiği 12’nci kongresi ile çalışmalarını sonlandırma kararı aldı. PKK’nin kongrede işaret ettiği demokratik siyasette ısrar ettikleri için cezalandırıldıklarını söyleyen Demirbilekli, cezanın hukuka uygun olmadığını söyledi.    Nihat Demirbilekli, söz konusu cezaya gerekçe yapılan 2011 ve 2024 yıllarında açılan iki davaya dair, şu bilgileri paylaştı: “Birinci dosya Mayıs 2011 yılında açıldı. O dönem Harran Üniversitesi Ziraat Mühendisliği öğrencisiydim. Harran Üniversitesi Öğrenci Derneği (HÖDER) üyesiydim ve aynı zamanda partimizin gençlik çalışmalarında yer alıyordum. 23 Mayıs 2011’de çok sayıda kişi ile gözaltına alındık ve 27 Mayıs’ta ise tutuklandım. Urfa ve Bolu cezaevlerinde 3 yıl 2 ay cezaevinde kaldım. 3 Temmuz 2014’te serbest kaldım. Suçlama ‘örgüt üyeliği ve propagandası’ yaptığımızdı. Buna gerekçe olarak yaptığımız basın açıklamaları, Newroz kutlamaları, atılan sloganlara alkış tutmamız, demokratik yürüyüşler, dil etkinliklerine ‘Dil olmadan yaşam olmaz’ demek gibi şeyler gösterildi. Başta dava dosyası Diyarbakır’daydı, 2014’te dosya Urfa’ya gönderildi. Urfa’ya geldikten sonra 2’nci duruşmada tahliye oldum. 10 yıl sonra 9 Mart 2024’te 17 kişi ile bir kez daha tutuklandım. O zaman Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Pirsus ilçe eşbaşkanı ve belediye eşbaşkan aday adayıydım. Bizim tutuklandığımız gün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Urfa’da mitingi vardı. Bizi apar topar tutukladılar. 8 ay sonra 8 Kasım tarihinde serbest kaldım. 2011 yılında açılan dava ile 2024 yılındaki davayı birleştirdiler. 28 Mayıs 2025’te görülen duruşmada iddia makamı zaman aşımından kaynaklı ‘propaganda’ yönünden davanın düşmesi, ‘örgüt üyeliği’ gerekçesi ile cezalandırılmamı talep etti. 10 Haziran’da görülen duruşmada ise ‘örgüt üyeliği’ iddiası ile 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi.”    ‘ÖCALAN VE PKK ÜSTÜNE DÜŞENİ YAPTI’   Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nı hatırlatan Nihat Demirbilekli, “Tarihi bir çağrı yapıldı. Bu çağrı sadece Türkiye’de yaşayan halklara değil, Ortadoğu’da yaşayan herkeseydi. Bu barış çağrısı dünya halklarına bir çağrı. Bu çağrı ile birlikte Barış ve Demokratik Toplum süreci başladı. Bu çağrı ile paralel olarak ateşkes ilan eden PKK, 12’nci kongresini gerçekleştirerek çalışmalarını sonlandırdı. PKK demokratik siyasete işaret etti. Sayın Öcalan ve PKK üstüne düşenleri fazlası ile yaptı” dedi.    ‘DEVLETİN ADIM ATMASI GEREK’   Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile PKK’nin adım atmasına karşı devletin adım atmadığını vurgulayan Nihat Demirbilekli, devletin adım atmak yerine siyasetçileri cezalandırdığını belirterek, “Acaba devletin adım atmaması yine bir kandırmaca mı? Bunu halklar normal olarak soruyor. Devletin samimi olması ve adım atması gerek. Bir barış olacaksa neden hala PKK üyeliği iddiası ile siyasetçiler cezalandırılıyor? Biz bunu doğru bulmuyoruz. Cezaevine girmekten korkmuyoruz. Barış demeye devam edeceğiz. Yaptığımız bütün çalışmalar halkların barışı, kardeşliği içindir. Demokrasi ve hukuk gelsin diye çabalıyoruz. Bunun dışında bir çalışmamız yok. Barış ve özgürlük sürecini desteklemeye devam edeceğiz. Her şey için hazırız. Ne olursa olsun Türkiye’nin Ortadoğu’nun içinde olduğu durumu Sayın Öcalan’ın fikir ve felsefesi ile değiştirip-dönüştüreceğiz. Barış ve özgürlük bu fikir ve felsefededir” ifadelerini kullandı.    ‘SADECE SÖYLEMLERLE BARIŞ GELMEZ’   “Barış ve Demokratik Toplum Süreci halkta bir umut yarattı” diyen Nihat Demirbilekli sözlerini şöyle tamamladı: “Bunun üzerine 10’uncu yargı paketi çıktı ve doğal olarak halkın bundan bir beklentisi oluştu. Ancak çıkan pakette halkın talepleri yer almadı. Şimdi 11’nci yargı paketinde bazı düzenlemelerin yapılacağı konuşuluyor. Biran önce siyasi tutsakların serbest kalması için Meclis üstüne düşen rolü oynamalı. Artık söz yerine pratik adımlar atılması gerek. Sadece söylemler ile barış gelmez. ‘Biz bu süreci destekliyoruz’ demek yerine komisyonları kurma, yasal ve hukuki adımlar atılması gerek. Kurulması beklenen komisyonun biran önce kurulması ve İmralı’da Sayın Öcalan’ı ziyaret etmesi gerek. Bu süreç iki partinin süreci değil, bütün halkların sürecidir. Her ne kadar devletin adım atması noktasında umutlarımız azalsa da Sayın Öcalan’a güveniyoruz. Biz kendi örgütlülüğümüze güveniyoruz. Barış gelmesi için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Bunun için mücadele edeceğiz. Bütün sivil toplum örgütleri, siyasi partiler her kimin içinde bir kırıntı barış isteği varsa bunun için elinden gelenden fazlasını yapması gerek. Herkesin Sayın Öcalan’ın yaptığı çağrıya sahip çıkması gerek. Bir daha silahları konuşmamak, barışı büyütmek için biran önce yapılması gereken her şey yapılmalı. Biz moralliyiz.”     MA / Emrullah Acar